Monthly Archives: Haziran 2009

Uzaklar Güzeldir

Gözlük kullanmaya başladığımda çok da küçük sayılmazdı yaşım. Bozuk gözlerimle öylesine yaşamaya alışmıştım aslında. Fakat sınıfta arka sıralarda oturmak işimi çok zorlaştırıyordu. İlk ve son defa gittiğim göz doktorundan çıktıktan sonra ufacık sayılabilecek bir bozukluk olduğunun bir kanıtı vardı artık elimizde. 6 seneyi beraber geçireceğimiz gözlüğümle tanışmamız bu şekilde oldu. Balkonda oturup onunla ne kadar iyi görebildiğimi test ediyordum. Ağaçların yapraklarını ayrı ayrı seçebilmek belki de görülebilecek en güzel şeydi. Yıllarca ilkokulda çizdiğim ağaç resimlerinden farklı olarak onlarca ton kahverengi ve yeşilden oluştuklarını görmek değerdi dört göz olmaya. Dünya ne kadar güzelmiş ne kadar netmiş diye kendi kendime söylenip durdum uzun süre. Bence bağımlılık yapan her şey kötüdür, zarar verir kişiye. Yavaştan aramız bozulmaya başladı, sadece sınıfta kullanmaya başladım bir de yanlış otobüse binmemek için yolda takıyordum. Bir gün gözlerimi dış kenarlarından tutup yanlara çekerek normal görebildiğimi keşfettim; artık otobüs beklerken çok da gerekmiyordu. Ön sıralarda oturunca da daha iyi görüyordum. Yollarımız böylece ayrıldı, soğuduk birbirimizden. Arkadaşlarım lens kullanmamı önerdi, değişik bir şey, denemekten memnun olurdum. Bir yerde ücretsiz göz muayenesinin ardından bir çift lens verdiklerine dair şeyler okudum, çat pat İtalyancam ile derdimi anlattım, gözlerimin lens kullanmaya müsait olup olmadıklarını incelediler, elbette sonuç olumluydu, lenslerimi de gözlerime taktı yakışıklı bey, yanımdaki gözlüklü arkadaşımla dolaşmaya çıktım. “Görüyorum! Kendi gözlerimle görüyorum!” diye sayıklarken küçük bir Roma turu yaptık. Neyse ki söylediklerimi kimse anlamıyor buralarda..
(5 Haziran 2009, Roma)

Yorum bırakın

Filed under günlük, gezi